‘Tarikatlar zelzelesi zenginleşme aracı olarak kullanıyor’

Can Bursalı – Ferhat Yaşar

HATAY – Merkez üssü Maraş’ın Elbistan ve Pazarcık ilçeleri olan iki büyük zelzele, 11 kentte büyük yıkıma neden oldu. Zelzelenin vurduğu kentlerden birisi de Hatay’ın İskenderun ilçesi. Yaklaşık 200 binanın enkaza döndüğü ilçe, sanayi ve ticaret merkezi olması nedeniyle 300 bin kişilik bir nüfusu barındırıyor.

İlçede yüzlerce bina da hasar görmüş durumda. Binlerce depremzede, ya ilçeyi terk etti ya da çadırlarda yaşıyor. İlçede, gönüllülerin ve sivil toplum kuruluşlarının depremzedeler için organize ettiği yardım faaliyetleri göze çarpıyor.

Sosyal Haklar Derneği’nin İskenderun Temsilcisi olan avukat Bülent Akbay, sahibi olduğu restoranı, uyum merkezine dönüştürerek gelen yardım gereçlerini gereksinim sahibi depremzedelere ulaştırıyor.

Akbay’la 6 Şubat’ta yaşanan sarsıntıdan bu yana ilçede yaşanan aksaklıkları, yaşadıkları sorunları ve müşahedelerini konuştuk.

‘TARİKATLAR İSTİFLEME YAPIYOR’

Söze “Depremle karşılaştığımız andan itibaren, yaşadığımız şey tam bir çaresizlik” diyerek başlayan Akbay, tarikatları eleştiriyor:

“Sahada, yıllarca dini hisleri sömürerek bir formda halkı istismar eden tarikatlar ve buna benzeri kümelerin hiçbiri yoktu. Aksine tarikatlar istifleme yaparak bu zelzelesi bile zenginleşme aracı olarak kullandıklarını görüyoruz.”

‘HEM YETENEKSİZLER HEM BECERİKSİZLER’

“Din iman edebiyatı yapanların bu felaket karşısında ya kenti terk ettiklerini ya da AFAD’ı yağmalayarak, halkın mallarını yağmalayarak zenginleşmeye çalıştıklarını gözlemledim.” diyen Akbay’ın, afet uyumu için kurulan AFAD’a yönelik şu kelamları de dikkat cazibeli:

“Hem yeteneksizler, hem beceriksizler. Ne yazık ki bir şeyler yapmak isteyenlerin tekliflerini dikkate alacak ferasete sahip değiller.”

‘DEMEK Kİ YALNIZCA MAAŞ ALMIŞLAR’

Deprem yaşandıktan sonra birinci 30 saatte İskenderun’da enkaz altında kalanlara yardım edecek tek bir yetkili bulamadıklarını tabir eden Akbay, bölgede çalışma yapması gereken AFAD görevlilerine “bankamatik memuru” benzetmesi yaptı:

“AFAD’ta maaş alan beşerler var. Anlaşıldı ki bunlar bankamatik memurlarıymış. Zelzelenin birinci 10 saatinde müdahale edecek olan insanların hiçbiri madem hiç yoktular, demek ki yalnızca sadece maaş almışlar.”

‘YARDIM TIRI GÖNDERENLER AFAD’A GÜVENMİYORDU, NE YAZIK Kİ HAKLI ÇIKTILAR’

Türkiye’nin çeşitli yerlerinden, kurdukları uyum merkezine yardım tırı göndermek isteyenlerin olduğunu söyleyen Akbay, “Herkes bize TIR’larını göndermek istiyordu. Zira AFAD’a güvenmiyorlardı. Ne yazık ki haklı çıktılar. Zira AFAD TIR’lara el koymaya başladı” diye konuştu.

‘ÖLÜLERİMİZİ KOYACAK MORG BULAMADIK’

AFAD yetkililerini kendileri üzere sivil dayanışma gruplarıyla işbirliği yapmak yerine yardımların gerekli yerlerine ulaşmasına pürüz olduğunu ileri süren Akbay, zelzeleden sonra manevi açıdan da çok yalnız bırakıldıklarını söz etti. Zelzelede kendi ailesinden 30’a yakın kayıp verdiğini söyleyen Akbay, “Ne yazık ki ölülerimizi geceden sabaha koruyabilecek bir morg dahi bulamadık” dedi.

Akbay, hayatını kaybeden depremzedelerle ilgili yetkililere sundukları öneriyi ve aldıkları karşılığı şöyle anlattı:

“Soğutuculu seyyar TIR’lar dolaşsın, beşerler en azından kayıplarında manevi manada biraz rahatlayabilecek bir süreç olsun dedik. Bize ‘Aklınızı kendinize saklayın’ dediler.”