Akkuyu Nükleer’den ‘deprem’ açıklaması: Rastgele bir hasar yok

Hatay’da dün akşam meydana gelen 6,4 büyüklüğündeki zelzelenin akabinde Akkuyu Nükleer A.Ş. açıklama yaptı. Şirketten yapılan açıklamada alandaki inşaat ve montaj çalışmalarının devam ettiği belirtilerek, “Akkuyu NGS alanındaki inşaatın tüm evreleri bağımsız kontrol kuruluşları ve ulusal düzenleyici kurum olan Türkiye Nükleer Düzenleme Kurumu (NDK) tarafından yakından izlenmektedir. Akkuyu Nükleer A.Ş’nin acil durum üniteleri olan Seferberlik Ünitesi ile Sivil Savunma ve Acil Durumlar Ünitesi, İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum İdaresi Başkanlığı (AFAD) ile iş birliği yapmaktadır. Akkuyu Nükleer, Türkiye’de meydana gelen sarsıntılardan etkilenenlere de takviye vermeye devam etmektedir” tabirine yer verildi.

BÖLGEDE 14 ÖLÇÜM İSTASYONU SİSMİK HAREKETLERİ İZLİYOR

DHA’nın aktardığına göre açıklamada, Akkuyu Nükleer A.Ş. İrtibat Ünitesi, projeye ait de bilgi notu paylaştı. Buna nazaran, Akkuyu NGS alanının AFAD tarafından hazırlanan “Türkiye Sarsıntı Haritası”nda, sarsıntı bölgeleri sınıflandırmasına nazaran en inançlı kabul edilen beşinci derece zelzele bölgesinde yer alıyor. Bölgede yapılan araştırmalara nazaran sahanın etrafındaki 50 kilometrelik alanda müşahede tarihi boyunca, hiçbir büyük ve yıkıcı zelzele gözlenmedi.

Akkuyu NGS projesinin dizaynının 9 büyüklüğündeki azamî zelzelelere nazaran yapıldığı kaydedilirken, NGS inşaatı sırasında da sismik aktivitelerin nizamlı olarak izlendiği vurgulandı. Verilen bilgiye nazaran Akkuyu alanının içinde 2 sismik ölçüm istasyonu 40 kilometrelik bir alanda da 12 tane daha olmak üzere 14 istasyon tarafından daima izleme yapılıyor. İstasyonlardan alınan bilgiler toplanarak Kandilli Rasathanesi ve Sarsıntı Araştırma Enstitüsü’nün (KRDAE) Türkiye bilgi süreç merkezine iletiliyor.

Sahadaki sismik aktivitenin tahlili, arazi parametrelerini açıklığa kavuşturmak ve doğrulamak için yapılıyor. Alandaki tüm bina ve yapılar, kategorilerine bağlı olarak belli yüklere uygun halde tasarlanıyor. Akkuyu Nükleer A.Ş’nin verdiği bilgide izleme sırasında, parametrelerin dizayna nazaran değiştiği ortaya çıkarsa, derhal yine hesaplama yapılacak ve gerekirse muhakkak yapıları güçlendirmek için tedbirler alınacağına da dikkat çekildi.

4 KIYMETLİ BAĞIMSIZ ARAŞTIRMA KÜMESİ, AKKUYU ALANININ UYGUNLUĞUNU DOĞRULADI

Şirketin verdiği bilgilere nazaran, 2011’den 2017’ye kadar olan periyotta, Türkiye Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu mevzuatının çağdaş gereklilikleri ve IAEA’nın tavsiyeleri doğrultusunda, Akkuyu NGS şantiyesinde bir dizi mühendislik araştırması yapıldı. Bu çalışmalar, bölgesel alanlar (300 km’lik bir yarıçap içinde), yakın bölgeler (25 km’lik bir yarıçap içinde), inşaat alanına bitişik (5 km’lik bir yarıçap içinde) ve nükleer santralin bulunduğu yerlerde gerçekleştirildi.

Bilgilerin güvenilirliğini doğrulamak ve kusur mümkünlüğünü ortadan kaldırmak için zelzele tehdidi ile ilgili çalışmalar birbirinden bağımsız dört araştırma kümesi tarafından yürütüldü. Bu çalışmalar Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Sarsıntı Araştırma Enstitüsü (Türkiye), Rusya Bilimler Akademisi – Dünya Fiziği Enstitüsü (Rusya), Worley Parsons (Avrupa) ve RIZZO (ABD) tarafından gerçekleştirildi.

Akkuyu Nükleer A.Ş’den verilen bilgide “Türkiye’den Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Zelzele Araştırma Enstitüsü, Rusya’dan Rusya Bilimler Akademisi – Dünya Fiziği Enstitüsü, Avrupa’dan Worley Parsons ve ABD’den RIZZO kuruluşları tarafından yapılan çalışmalar, Akkuyu alanının parametrelerinin bir nükleer güç santralinin inşası için mevcut tüm yasal gerekliliklere uygun olduğunu doğrulamıştır” denildi.

AKKUYU PROJESİNİN TASARIMI AZAMÎ SARSINTILARIN ÜSTÜNDEKİ YÜKLERE DE DAYANIKLI

Şirkette aktarılan bilgi notunda, şunlar kaydedildi:

“Fukuşima olayının akabinde nükleer santral dizaynlarının yine değerlendirilmesini takiben, Akkuyu için Azamî Tasarım Depremi’ni (MDE) yüzde 40 şiddetinde aşan zelzeleler için ek testler gerçekleştirilmiştir. Kıymetlendirme sonuçları, ana sistemlerin, yapıların ve ekipmanların MRZ şiddetindeki sarsıntı yüklerini absorbe etmek için kâfi rezerve sahip olduğunu ve MRZ+yüzde 40 yüklerine karşı güçlü olduğunu göstermektedir. Koruma kabuğu bu türlü bir tesir durumunda sıkı kalacaktır ve reaktör binasının betonarme yapıları sağlam kalacaktır. MRZ+yüzde 40 şiddetindeki bir sismik tesir sonucunda radyoaktif unsurların koruma kabuğu dışına salınması kelam konusu değildir.”

TSUNAMİ MÜMKÜNLÜĞÜ DAHİL HER TÜRLÜ TEHDİDE AZAMÎ ÖNLEM ALINIYOR

Şirketin verdiği bilgide, Akkuyu NGS’nin ana bina ve yapılarının deniz düzeyinden 10,5 m yükseklikte, imali devam eden müdafaa barajının deniz düzeyinden yüksekliğinin de +12,5 metre olacağı kaydedildi. Bilgide “Akkuyu NGS inşaat alanındaki bir dizi mühendislik muhafaza tedbiri, yağış, çamur akışları ve sellerin yanı sıra yükselen deniz düzeylerinin tesirlerinden muhafaza sağlamaktadır” tabirleri yer aldı.

AKKUYU NGS’NİN GERİLİM TESTLERİNE AİT RAPOR

Stres testlerine ait raporda ise şu bilgiler yer aldı:

“Güncel gerekliliklere uygun olarak, Akkuyu NGS’nin gerilim testlerine ait Türkiye Cumhuriyeti Ulusal Raporu, Avrupa Nükleer Güvenlik Denetleme Kümesi Ensreg tarafından kıymetlendirilmesi için hazırlanmıştır. Rapora nazaran, Akkuyu NGS tasarımı, global ısınmanın tüm hayat döngüsü boyunca dünya deniz düzeyinde yükselme için 1 metre rezerve sahiptir. Tıpkı vakitte proje, deniz düzeyinin yükselmesi, rüzgâr dalgası oluşumu, gelgit, fırtına dalgalanması, barometrik tesirler ve su düzeylerindeki mevsimsel dalgalanmalar dahil olmak üzere bir dizi faktörün bir ortada olma mümkünlüğünü dikkate almaktadır. Bu faktörlerin bileşkesinin dikkate alınması sonucunda, Akkuyu NGS alanı, deniz düzeyinin 8,63 m yükselmesi durumunda da korunacaktır. NGS inşaat alanının bulunduğu bölgede potansiyel bir tsunaminin azamî yüksekliğinin tesisin açık denizdeki hidrolik yapılarının tesiri dikkate alındığında, hesaplamalara nazaran, bu türlü bir tsunaminin fakat 10.000 yılda bir olasılıkla 6,55 metreye kadar olabileceği öngörülmüştür.” (HABER MERKEZİ)